Türkiye ve ona bağlı yerel yönetim tarafından verilen yasa dışı vatandaşlıklar
Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs’taki alt yönetimi Türk vatandaşlarına “KKTC” vatandaşlığı vererek demografik mühendislik politikası uyguluyorlar.
Son zamanlarda artan bir eğilimle daha fazla Türk vatandaşı KKTC vatandaşı oluyor ve siyasal haklara kavuşuyor. Bu, Kıbrıslı Türklerin siyasi iradesine açık bir müdahaledir.
Türkiye Cumhuriyeti ve alt yönetiminin eylemleri, Kıbrıs’ın kuzey kısmını (AB toprağını) Türkiye’nin arka bahçesine dönüştürüyor ve Kıbrıs Sorunu için tek gerçekçi çözüm olan iki bölgeli, iki toplumlu federasyon perspektifini yok etmeyi amaçlıyor.
Avrupa Birliği, bu yasa dışı eylemi durdurmak, Kıbrıslı Türklerin haklarını korumak ve aynı zamanda adanın yeniden birleşmesini sağlamak için ne gibi önlemler alacaktır?
Orjinal Yanıt
17 August 2021
The subject raised by the Honourable Member has been discussed in the settlement talks under the auspices of the United Nations (UN). It underlines the importance of a speedy resumption of the settlement talks, which the European Council has repeatedly encouraged(1).
The European Union remains fully committed to the comprehensive settlement of the Cyprus problem based on a bicommunal, bizonal federation with political equality, in accordance with the relevant UN Security Council Resolutions and the founding principles of the EU.
The June 2021 European Council regretted that the informal meeting in Geneva in April 2021 under the auspices of the United Nations did not pave the way for the resumption of formal negotiations(2). The European Union will continue to play an active role in supporting the process.
Among other things, the Commission implements an aid programme to facilitate the reunification of Cyprus by encouraging the economic development of the Turkish Cypriot community with particular emphasis on the economic integration of the island, on improving contacts between the two communities and with the EU, and on preparation for the EU acquis. Between 2006 and now, about EUR 600 million have been allocated to this programme.
Yanıt
17 Ağustos 2021
Saygıdeğer Üyenin gündeme getirdiği konu, Birleşmiş Milletler (BM) himayesi altında çözüm görüşmelerinde ele alındı. Avrupa Konseyi’nin defalarca teşvik ettiği çözüm müzakerelerinin hızlı bir şekilde yeniden başlatılmasının öneminin altını halen daha çizmektedir[1].
Avrupa Birliği, Kıbrıs sorununun, ilgili BM Güvenlik Konseyi Kararları ve AB’nin kuruluş ilkeleri uyarınca, siyasi eşitliğe dayalı iki toplumlu, iki bölgeli bir federasyon çatısı altında kapsamlı çözümüne olan bağlılığını sürdürmektedir.
Haziran 2021 Avrupa Konseyi, Birleşmiş Milletler himayesi altında Nisan 2021’de Cenevre’de yapılan gayrı resmi toplantının resmi müzakerelerin yeniden başlatılmasının önünü açamamasından büyük bir üzüntü duymuştur[2]. Avrupa Birliği, müzakere sürecini desteklemede aktif rol oynamaya devam edecektir.
Komisyon, bu meyanda Kıbrıs Türk toplumunun ekonomik kalkınmasını teşvik ederek, adanın ekonomik entegrasyonuna, iki toplum ve AB arasındaki temasların iyileştirilmesine özellikle vurgu yaparak, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesini kolaylaştıracak bir yardım programı uygulamaktadır. Bu programa 2006 ile 2021 yılları arasında yaklaşık 600 milyon Euro tahsis edilmiştir.
[1] https://www.consilium.europa.eu/media/47296/1011-12-20-euco-conclusions-en.pdf
[2] https://www.consilium.europa.eu/media/50763/2425-06-21-euco-conclusions-en.pdf
LEAVE A COMMENT