Günümüzün AKEL’i ile fikir birliği içindeyiz
AKEL AP adayı Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, Radyo Havadis ve Havadis WEB TV’nin ortak yayını Kulis programına katılarak Melek Arabacıoğlu’nun sorularını yanıtladı
AKEL AP adayı Prof. Dr Niyazi Kızılyürek, Akel gibi tarihi ve önemli bir partinin kendi listesinden AKEL üyesi olmayan bir Kıbrıslı Türk’ü aday göstermesi bir ilktir” diyerek bunun çok önemli olduğunu kaydetti.
“Ben, AKEL üyesi değilim” diyen Kızılyürek, AKEL’in bu seçimler için hem kendi tabanını hem de ülkedeki nabzı çok iyi tutarak hazırlandığını ve kendisine böyle bir teklifle gittiğini ifade etti.
AKEL’in kendi içinde yaşadığı değişimi de yakından bilen bir kişi olarak teklifi kabul ettiğini söyleyen Kızılyürek, Avrupa Parlamentosu açısından 26 Mayıs’taki seçimin çok önemli bir seçim olacağını kaydetti.
Kızılyürek, Avrupa’da ırkçılığın giderek yükseldiğini, aşırı sağ ve ırkçılığın Avrupa için çok büyük bir sorun olduğunu söyleyerek, “Bu parlamento Avrupa Parlamentosu döneminin bence görebileceği en kötü parlamentolardan biri olacak çünkü aşırı sağ güçler parlamentoyu ele geçirmek için çok çaba sarf ediyor” dedi.
Meseleye ülkemizden bakıldığında görünenlere de değinen Kızılyürek, Kıbrıs sorununda bir türlü çözüme doğru yol alınamadığını, her şeyin adeta etnik iki gettoya bölünmesinden dolayı ileri hareket edilemediğini ve tüm bunlar üst üste koyulduğunda, AKEL üyesi olmayan bir Kıbrıslı Türk’ün AKEL’in listesinden aday gösterilmesinin ve iki toplumun oylarına talip olmasının çok anlamlı olduğunu söyledi.
“İlk gelen tepkilerin nedeni ön yargı ve eksik bilgi”
Adaylığının açıklanması sonrası ilk tepkilerin biraz ön yargıdan biraz da eksik bilgiden dolayı geldiğini söyleyen Kızılyürek, Kıbrıslı Türklerin AP’de 2 sandalye hakkından söz edildiğini fakat böyle bir durumun söz konusu olmadığını belirtti.
Kızılyürek, “bu hak ya 2004’te Annan planı hayata geçseydi o zaman ya da yarın bir çözüm olursa ancak o zaman olabilir” dedi.
“AP seçimlerinde bu iki sandalye oluşturucu Türk devletine bırakılıyor dolayısıyla burada yaşayan her Avrupalı o iki sandalyeye talip olabilir” diyen Niyazi Kızılyürek, AP seçimlerinin yurttaşlık ve ikamet üzerinden ilerlediğini belirtti.
Kızılyürek, AB’de 3 önemli kurum olduğunu bunların bir tanesinin Avrupa konseyi, diğerinin Avrupa Komisyonu ve sonuncusunun da Avrupa Parlamentosu olduğunu söyledi.
“AP’ye kimse vekil atamıyor”
AP’ye kimsenin vekil atamadığını, parlamentoya seçmenlerin oy kullanarak seçtikleri kişileri gönderdiklerini belirten Kızılyürek, “bu seçim şahsımı desteklemekten öte bir anlam taşımaktadır. Kıbrıslı Türkler AB vatandaşıdırlar. Seçime hem katılmaları, hem oy vermeleri, hem de izole bir toplum olarak böyle bir platformdan ses vermeleri çok anlamlı bir olaydır” diye konuştu.
“Bugünkü AKEL Kıbrıslı Türklerin siyasi eşitliğini kabul ediyor”
AKEL’in geçmişine bakıldığında Helen Milliyetçiliği konusunda kendisine birçok eleştiri geldiğini belirten Kızılyürek, şunları söyledi: “Sol ve milliyetçilik başlı başına bir sorundur. Sol hareketlerin zaman zaman milliyetçilikle flört ettiğini biliyoruz. Nitekim AKEL’in de tarihinde bunlar vardır. Bu konuyu eleştirel olarak gündeme getiren ve bunu kitaplarımda da konu eden ve eleştiren bir kişi olarak beni aday yaparken AKEL’in de kendi içinde özeleştirel bir yaklaşımla geçmişine baktığının ve sorguladığını çok net görüyorum.”
AKEL liderliğinin şu anki duruşu hakkında da açıklamalarda bulunan Kızılyürek, AKEL liderliğinin şuan Kıbrıs konusunda en ileri noktada duran, Kıbrıs Türklerinin siyasi eşitliğini sorgulamayan, kabul eden, bu ülkeyi iki toplumun beraber yöneteceğini söyleyen, Kıbrıslı Türklerin federal organlara etkin biçimde katılımını savunan ve bu yüzden de Anastasiadis’in tavrına en sert tepkiyi veren parti olduğunu söyledi.
Kızılyürek, “günümüzün AKEL’i ile fikir birliği içindeyiz” dedi.
“Akel açısından bu seçim çok büyük bir deneyim olacak”
AKEL açısından da bu seçimin çok büyük bir deneyim olacağını ve İlk kez kendi üyesi olmayan bir Kıbrıslı Türk adayla seçime girmek için yola çıktığını belirten Kızılyürek, şöyle konuştu: “Elbette AKEL, bu seçim sürecini ve sonuçlarını değerlendirecektir, parti her gün yeni bir şeyler öğrenerek ilerliyor, bu çok büyük bir işbirliğidir ve bu yapılan hem iki ülkenin hem de iki toplumun insanlarının, seçmen tabanlarının buluşturulmasıdır. Ülkemizde iki toplumun insanlarını bir araya getirerek bir siyasi irade oluşturmak daha önce hiç olmamıştır diyerek bu ilki gerçekleştirmek AKEL için de her iki toplum için de çok büyük ve önemli bir adımdır.”
“15-20 yıl içinde Kuzey tamamen bir Türkiye’ye dönüşebilir”
Kızılyürek, “Kırbıs’ta federal bir devlet kurulmazsa 15-20 yıl içinde kuzey tamamen bir Türkiye’ye dönüşür” ifadelerinin altında yatanları da açıkladı.
Niyazi Kızılyürek, Kıbrıs Türk toplumunun 1963 Aralık ayından beri devlet kurumlarına sahip olmadan, uluslar arası arenada görünür olmadan dünya siyasetinin, ekonomisinin parçası olmadan izole bir hayat sürdüğünü belirtti ve “Kırbıslı Türkler olarak 1974’ten sonra Kuzey Kıbrıs coğrafyasına yerleşmiş olsak da dünyaya yerleşemedik” dedi.
Kıbrıs Türk Toplumu olarak meşrutiyet sorunlarıyla karşı karşıya kaldığımızı ve Kıbrıs sorununun en büyük mağduru haline geldiğimizi söyleyen Kızılyürek, Kıbrıs Türk toplumu olarak gittiğimiz yolda en büyük kaybımızın “özne” olma kapasitemizi kaybetmek olduğunu söyledi.
Özne olma kapasitemizi kaybetmekten ne kastediyorsunuz şeklindeki soruyu da yanıtlayan Kızılyürek, şöyle dedi: “Biz kendi ekonomisi, kendi burjuvazisi, kendi sermayesi, kendi işçi sınıfı olmayan nerden bakarsanız bakın toplumsal katmanlaşma bakımından kendini çoğaltan bir toplum olmaktan ziyade giderek daha da zayıflayan bir konumdayız. Bunun sebebi içinde bulunduğumuz bağımlılık ilişkilerinden dolayıdır. Siz bugün kendi ayaklarınız üzerinde duramıyorsanız, size ait bir ekonominiz size ait bir emek piyasanız yoksa bir toplum olarak ister istemez siyasi düzlemde Özne olma kapasitenizde bir gerileme yaşarsınız.”
Kıbrıs sorununun, Kıbrıs Türk toplumuna yansımasının böyle olduğunun altını çizen Kızılyürek, Kıbrıs’ta kalıcı bir barışın olmasını için ve statükonun kalkması için verilen mücadeledeki en büyük sebebin Kıbrıs Türk toplumunun “Özne” olma kapasitesinin artırılması olduğunu söyledi.
“Derinya’dan Lefke’ye yaklaşık 50 sandık kurulacak ”
Seçmen kütüklerine kayıtlı 105 Bin Kıbrıslı Türk seçmen olduğunu söyleyen Kızılyürek, Derinya’dan Lefke’ye kadar yaklaşık 50 seçim sandığı kurulmasının planlandığını, böylelikle oy vermek isteyen herkes kendisine en yakın sınır kapısından geçerek en yakın sandıkta oy kullanabileceğini söyledi.
Kızılyürek, her sandıkta Türkçe bilen insanların görevli olması görüşünün Rum kesimi tarafından da kabul gördüğünü ve böylelikle seçmenlerin seçim günü sorun yaşamadan oylarını kullanabileceklerini belirtti.
“Karma oy yok”
Parlamentoya Kıbrıs’tan 6 aday’ın seçileceğini belirten Kızıyürek, seçimlerde karma oyun yasak olduğunu, seçmenin seçeceği listeden partiye tük atması durumunda 6 adayın da oy aldığını, tercih kullanmak isteyen seçmenin en çok 2 en az 1 tercih yapmak zorunda olduğunu ve partiye tik atmak istemeyen seçmenin istediği kişiye tik atabileceğini belirtti.